My Coffee

Merve SAHMARAN

Şimdi kahve mekanı diyince esasen girmeden önce iki defa düşünürüm fakat burası beni tatlılarıyla çekti diyebilirim. Eski bir dostumın kahve merakının beni sürüklediği bir yerdi burası. aslına bakarsak mekan kötü değil fakat ben memnun kalmadım diyebilirim. İlk girdiğimde bir alışveriş gününün yorgunluğu içinde süngerli koltuklar bulmaktan aşırı sevinçli olduğumu söylemeliyim. Çok sevinçli etmişlerdi beni; ki bitap olmadığım zamanlarda bile mekanı koltuklarının rahatlığına nazaran seçen biri olarak söylüyorum bunu. örneğin siparişe erişince güler yüzlü garsonlar karşıladı bizi. Menüleri çok varlıklı, ilk başta ancak kahve mekanı sandığım bu yer böylece beni şaşırtmış oldu. ben tatlı istedim, kahvenin yanında bu şekilde bolca çikolatalı şeyler yemeyi sevenlerdenim (kim değil ki?) o sebeple browni istemiştim. browni hani o her yerde görüp durduğumuz 4 liralık brownilerdendi. birazcık da beklemiş sanırım. doğal olarak bayatlığı önemli değil kabul edebilirsiniz fakat bana önemli. O sebeple birazcık hayal kırıklığına uğramıştım. Kahve falı falan da bakıyorlar fakat ben baktırmadım dostumın baktırmasına da izin vermedim, çünkü her insanın sık sık konuşmuş olduğu düşsel efsunk erkeğe bile inanmayan biri olarak falı ancak saçma sapan bir para tuzağı olarak görüyorum.

113hamedh

yoğun bir temponun olmazsa olmaz molasının kahve olması bizim için bu mekanın isminin çok cazip gelmesi anlamını taşımıştı. Kızılay'ın hınca hınç kalabalığına aldırmadan karanfil sokağın orta yerinde bu güzel kafe'ye girerek bir ihtimal de gün süresince kendimize iyilik yapma fırsatı bulmuştuk. dostların çeşit çeşit söyledikleri kafelerin kokuları burnuma ulaştığında bende bir expresso söylemezsem her insana ayıp etmiş olurdum. double olmasını özellikle istediğim kahvenin yanına da istediğim tramisu olmasa sanırım krize girebilirdim. şimdilerde burada bir anane haline gelen kahve ve tramisu muhabbetlerimize gün geçtikçe yeni dostlar ekliyoruz bakalım bir ihtimal de kafeyi kuşatırız bu sayede.

Alp Turkalp

karanfil'deki bir öteki mekan. derya deniz bir sokak olduğu için artık nereye gitsem diye bir derde düştüyseniz imdadınıza koşacak bir yer halini aldı bu sokak.özellikle park yeri stresi çekenler için birebir olan otoparkın derhal yanında bulunan bu yer bigün bizimde dikkatimizi çekti çünkü arkadaş kızılay arasında iğne atsan yere düşmeyecek bir haftasonu otomobilinı olası olduğunca çabuk buradaki otoparka par etmişti ve oh be diyip derhal bir bölgelere oturalım söylediğinde apar topar buraya gelmiştik. hiç de pişman olmadık aleniçası hatta aslına bakarsak o gün burada da hemen hemen hiç yer yoktu fakat garson derhal oldukça güleryüzlü bir halde bizlere yer ayarladı. arkadaş ikinci şart olarak nargile istemişti fakat o sinirle girmiş olduğu kafede bu var mı yok mu soramadı,kahve dünyası benzer biçimde birşeyse burası kalkalım dedik fakat aynı garson tekrar geldi ve nargile çeşitlerini bir an da saymaya başladı. bizimki bu duruma baya bir memnun oldu ve kendine bir nargile söylemiş oldu ikimiz de o sırada efsunk kupa kahvelerimizi söyledik. mütevazı kahvenin vazgeçilmezi olan cheesecake de ulaştığında her şey tastamam yerine oturmuştu. o sırada gaslıme ilişen birileri oldu ve burada ek olarak fal da bakılmış olduğunı farkettik. dostum beni dürtüp dururken ben kararsız kaldım fakat içimdeki meraka mağlup düşüp derhal bir türk kahvesi ile fallarımızı açtırdık. basit gmeşhurk şeyler duymuş olsam da söylemiş olduği bir kaç şey beni şaşırttı aleniçası. bakan da adam olunca bir garipsedim fakat kötü değildi fal mevzusunda bence.